Düşüncelerin Ardındaki Duyguları Ayırt Etmek

Düşüncenin ardındaki duyguyu ayırt etmeyi öğrenmek, içsel şifa sürecinde önemli bir derstir. Çünkü genellikle düşünceyi yaratan ve sürdüren şey duygudur. Bu yüzden, sağlıksız düşünce kalıplarıyla başa çıkmanın daha etkili ve şefkatli bir yolu, doğrudan duyguyla ilgilenmektir.

DERS

5/27/20252 min oku

green ceramic statue of a man
green ceramic statue of a man

Psikoz, anksiyete, depresyon ya da genel olarak düşünce bozukluklarıyla yaşayan insanlar için, düşüncenin arkasındaki duyguyu ayırt etmeyi öğrenmek çok önemlidir. Bu durum, duygusal geri dönüşlerle (flashback) sıkça mücadele eden Kompleks Travma Sonrası Stres Bozukluğu (CPTSD) olan kişiler için de geçerlidir. Çünkü düşünceyi sürdüren temel unsur genellikle duygudur. Bu nedenle, duyguyla yüzleşmek, sağlıksız düşünce kalıplarıyla başa çıkmanın daha etkili ve sevecen bir yoludur.

Duyguların Düşünceleri Nasıl Etkilediğine Dair Örnekler
  • Paranoyak düşünceler – örneğin birilerinin sizi kovaladığına, size saldırmak istediğine ya da sizin hakkınızda kötü düşündüğüne inanmak gibi – genellikle korkudan kaynaklanır. Eğer bu temel korku fark edilip ele alınmazsa, bu düşünceler tamamen gerçekmiş gibi ve tehditkâr görünebilir – oysa gerçekte temelsiz veya hatta sanrılı olabilirler.

  • Başkalarının sizi umursamadığı, sizden uzaklaştığı, onları hayal kırıklığına uğrattığınız ya da onlar için önemsiz olduğunuz yönündeki düşünceler ise genellikle üzüntü ya da yalnızlık duygularından kaynaklanır. Bu düşünceler, gerçeklerle desteklenmese bile oldukça inandırıcı gelebilir.

  • Başkalarının sizi anlamadığı, sizi yargıladığı veya yanlış anladığı, ya da sizin farklı (olumsuz anlamda) veya özel (büyüklük duygusu içinde) olduğunuz yönündeki düşünceler ise genellikle ayrılık ve anlaşılmama hissinden kaynaklanır. Bu tür düşünceler çoğunlukla önceden var olan benlik algısıyla da şekillenir – düşük özsaygı ya da aşırı bir özgüven gibi.

Bu Duygu ve Düşüncelerle Nasıl Baş Edilir

Acı, travma veya ruh sağlığı sorunları yüzünden algılarımız kolayca çarpıtılabilir. Bu yüzden sadece kendi düşünce ve hislerimize güvenmek yerine, kendimizi Tanrı’nın gerçeğine dayandırmamız önemlidir. Kutsal Kitap, kendimiz ve yaşadığımız durumlar hakkında doğru düşünmemize yardımcı olacak güvenilir bir rehber sunar.

  • Korku düşüncelerimize hâkim olduğunda, bu korkuyu Tanrı’ya olan güvenle karşılayabiliriz. Tanrı sizi asla terk etmez.

    “RAB kendisi senin önünden gidecek. Seninle birlikte olacak. Seni bırakmayacak, seni terk etmeyecek. Korkma, yılma.”
    — Yasa’nın Tekrarı 31:8

  • Üzüntü ya da yalnızlık düşüncelerimizi etkilediğinde, Tanrı’nın sonsuz sevgisinde teselli bulabiliriz.

    “RAB’bin sevgisi hiç tükenmez, merhameti asla son bulmaz.”
    — Ağıtlar 3:22

  • Anlaşılmadığımızı veya tanınmadığımızı hissettiğimizde, Tanrı’nın bizi tam anlamıyla tanıdığını ve yüreğimizi herkesten daha iyi bildiğini hatırlayabiliriz.

    “İnsan dış görünüşe bakar, ama RAB yüreğe bakar.”
    — 1 Samuel 16:7

Düşüncelerimizin duygusal kökenlerini fark ettiğimizde ve Tanrı’nın gerçeğine yöneldiğimizde, içsel şifaya doğru güçlü bir adım atmış oluruz. Onun sevgisi, varlığı ve anlayışı sabittir – düşüncelerimiz değişken olsa bile.